Sevgili beyler bayanlar ve ortadakiler.
Fanzin Düşünkara artık benim için eskisi gibi değildir. Yani "ben oynamıyom yaaaaaa"
Hiç merak edilmeyen nedenleriyse daha önce konuşulduğu için burada yayınlanmayacaktır.
Arada bir yazı yazacağım fanzini hala Ankara'nın kimi yerlerinde bulabilirsiniz.
Sizlere iyi günler.
________________________________________________________
Uzun zamandır hemen hemen her şeye karşı büyük bir isteksizlik içindeyim dostlar. Ne birşeyler okuyasım ne araştırasım ne de konuşasım, anlatasım.
Bu arada olan etrafımdaki gerçekten bir şey duymak isteyenlere oluyor; "sorulmayınca söylemeyen" JD yüzünden kendilerini kötü hissediyorlar.
Ama napayım, hayatımdaki en yakın bir örnekte gördüğüm gibi "hiç bir gerçek, kişinin kendi mutluluğundan önemli değil".
Evet bence de değil. Hem bende "empati" denen özellik de fazla yok, rahatım o yüzden etrafımdakiler benim yüzümden mutsuz olurken. (ayrıca hem belki intikam alıyorum? kim bilir?! ama dur bence o bende olmayan empatiyi uzun süre boyunca aşılamaya çalışıp da son anda sırttan bıçaklayan bilir belki? ha evet ona sormalı. siz gidin sorun)
Sözlerim okuyana haşin ve acımasız gelebilir. Ancak yapacak bir şey yok, Allah kahretmesin ki öyleyim! Ben hayatın nasıl olduğunu, nasıl yürüdüğünü gördüm. Efendi olanların kaybettiğini, şarlayanların kazandığını ve çıkıntıların kıymetli olduğunu 1. elden yaşadım. Aynı zamanda zalimce bir dürüstlüğün de pek çok yararını gördüm.
İşte bu yüzden artık böyle.
Giden gitsin, kalan sağlar benimdir.
Fanzin Düşünkara artık benim için eskisi gibi değildir. Yani "ben oynamıyom yaaaaaa"
Hiç merak edilmeyen nedenleriyse daha önce konuşulduğu için burada yayınlanmayacaktır.
Arada bir yazı yazacağım fanzini hala Ankara'nın kimi yerlerinde bulabilirsiniz.
Sizlere iyi günler.
________________________________________________________
Uzun zamandır hemen hemen her şeye karşı büyük bir isteksizlik içindeyim dostlar. Ne birşeyler okuyasım ne araştırasım ne de konuşasım, anlatasım.
Bu arada olan etrafımdaki gerçekten bir şey duymak isteyenlere oluyor; "sorulmayınca söylemeyen" JD yüzünden kendilerini kötü hissediyorlar.
Ama napayım, hayatımdaki en yakın bir örnekte gördüğüm gibi "hiç bir gerçek, kişinin kendi mutluluğundan önemli değil".
Evet bence de değil. Hem bende "empati" denen özellik de fazla yok, rahatım o yüzden etrafımdakiler benim yüzümden mutsuz olurken. (ayrıca hem belki intikam alıyorum? kim bilir?! ama dur bence o bende olmayan empatiyi uzun süre boyunca aşılamaya çalışıp da son anda sırttan bıçaklayan bilir belki? ha evet ona sormalı. siz gidin sorun)
Sözlerim okuyana haşin ve acımasız gelebilir. Ancak yapacak bir şey yok, Allah kahretmesin ki öyleyim! Ben hayatın nasıl olduğunu, nasıl yürüdüğünü gördüm. Efendi olanların kaybettiğini, şarlayanların kazandığını ve çıkıntıların kıymetli olduğunu 1. elden yaşadım. Aynı zamanda zalimce bir dürüstlüğün de pek çok yararını gördüm.
İşte bu yüzden artık böyle.
Giden gitsin, kalan sağlar benimdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder