Sayfalar

Erkekle Kadını Kalın Çizgiyle Ayıran Adam



Bilirsin bir geyik vardır "Erkekler Marstan Kadınlar Venüsten" diye. Hep geyik olduğunu düşünürdüm ben de.
Fakat artık işler başka, öğrendim ki olay kısmen (iyi bir kısımen) de hormonal farklılıktan kaynaklı imiş.
Ama herşeye rağmen, işin kültürel boyutu var bi de. Bu boyuttan dolayı da kadınların ak baktığı şeye biz kara bakabiliyoruz. Aha da aşşada bizlerin neye nasıl baktığı benim yorumlarımla var, diğer tarafı da kadınlar yazsın:
Saç: Bizde fiyakalı isimli, yüksek teknoloji merkezi gibi görünen fasiliteler yoktur. Gidersin Ahmet Abine veya en yakın berbere, "Abi yanlardan al tepeler kalsın" dersin. Evinde de sabah kalkınca bi ıslatırsın, bi taraf ve biraz jöle iş görür. Zilyonlarca para gitmez saç bakım zamazingolarına!
Sakal: Bilirsin işini, 2 - 3 günde bir kesiverirsin. Öğrenciysen hele hiç işin olmaz!

Manikür/Pedikür: Metroseksüel olanlarımız dışında pek işimiz olmaz. Kürek boyuna gelinceye kadar bırakırırız, sonra alırız önümüze gasteyi ve tırnak makasını, ondan sonra kes allah kes.

Ağda / epilasyon: Şaka mı yapıyorsun?

Spor /Rejim: Hasta olup kuyruğu titretmedikçe fazla işimiz olmaz sporla - rejimle.

Makyaj malzemeleri ve bakım kremleri: Şakacı seni...

Parfüm : Çoğu zaman uyduruk bi deodorant, önemli zamanlara da az uyduruk başka birşey.

Anne /Bacı: Tabu düzeyindedir genelde.

Regl: Ben aybaşı yaşayan erkek duymasam da, hatunları aybaşındaki erkekler hatunlar kadar kötü duruma düşünyor. Denenmiş ve görülmüştür.

Alışveriş: Hatunlarla çıkmayı sevmeyiz alışverişe. Biz çıkınca bir yere gireriz. Bir iki şey alırız. Çıkarız. Nokta!

İç çamaşır: Tiki bir tipse siyah miyah slip falan bişiler giyer, olmadı bir boxer. Ama "normal" "düz" vatan evlatlarımız beyaz dondan şaşmaz!

Takılar: Saatten öteye gitmez. Giderse de bir sorun vardır :)

2. Dünya Savaşı Ekipmanları - 88mm Flak

Şu görmüş olduğunuz şey, delikli borudan çok daha öte olup...

WW1'den sonra Almanlar anlaşmalarla kısıtlanınca, gidip sağla solla işbirliği yapıp silah üretimine devam ettiler. Bunlardan tarihte(ve nice düşman tankının o güçlü ön zırhlarında) iz bırakmış bırakmış birisi de Alman Knupp ile İsviçreli Bofors'un ortak üretimi 88mm'lik uçaksavar toplarıdır.
Önce 75lik üretilen prototiplere bakan Almanlar daha deli birşey isteyince ortaya bu 88likler çıkıyor.

Ve bu aletlerden tomarla üreten Almanlar da taa İspanyol Sivil Savaşından beri epey kullanıyor.

Alet aslında bir numaralı uçaksavar değil. Fakat Almanlarda da Türk misali bir cinlik olsa gerek ki, bir gün aletleri yukarıya doğru açıyla tutmak yerine yatay kullanıyorlar ve şaşırtıcı bir sonuç alıyorlar; 88'lik uçaksavar topu, zırhı "tereyağını kesen sıcak bıçak gibi" kesiveriyor!

Ardından da bakıyorlar ki bu iş süper eğlenceli, daha da abartıp bu aletlere mobil özellikler ekliyorlar.

Sonrası malum zaten, 2. Dünya Savaşı (bundan sonra WW2 denecek) boyunca Almanların lego fetişizmi ile yaptığı "tek şasi milyon varyant" tarzı düşünüşle tasarlanan ve 88mm flak top kullanan tanklar aşağıda.




0532


Bir zamanlar vardı, daha Graham Bell falan doğmamıştı. O zamanlar atlı kuryeler, olmadı posta güvercinleri vardı. Zengin kişilerinse direkt kendi atlı kuryeleri vardı, ki atı ve kuryeyi beslemek malumunuz para işi.

Derken, arada bir sürü şey oldu ve olan şeyler Türkiyeye de oldu… 15 – 16 yıl önce cep telefonu diye bir elektronik aletle tanıştık (elektronik falan dediğime bakmayın, o zamankiler bildiğin kamyon takozuydu). Numaralarımız da 0532 ile başlardı. Ardından da 0535 adında kontörlü bir hadise çıktı. Tabii bunun Teslimini hiç saymıyorum, Uzan benim ne önümü ne de arkamı açtı :]

Derken II, yıl 2009. Gidin bir telefoncuya veya direkt firmanın temsilcisi bir dükkana ve deyin “532’li bir hat istiyorum”. Size verecekleri cevap “hadi ordan” minvalinde bir cevap olacaktır. Siz de gidip internete ve google babaya sorarsınız. O da der ki:

İlan BaşlığıSATILIK 0532 Lİ Açıklama 0532Lİ Fiyat 750 TL

Veya

İlan Başlığı13 yıllık 532 li hat satılıktır.AçıklamaBorçsuz, 13 yıldır kullanılan ve akılda kalıcı bir numarası olan 532 24* 3* 7* numaralı hat satılıktır.

Fiyat, 5.000 TL dir, fiyatta anlaşılır. Fiyat 5.000 TL

Şaka gibi…mi acaba?? Nasıl oldu da böyle oldu? Numaramız 32 olmuş, 36 olmuş ne fark ederdi?

Aslında her şey psikolocik! Ve algı ile alakalı. Telefon numaraları kendimizi sardığımız paket kağıtlarının yaldızlı bir detayı. Düşünün ki yüksek kademede bir yerlerde çalışıyorsunuz.

Atıyorum büyük bir gıda şirketinde – ve bir kişi geliyor karşınıza bayilik görüşmek için. Gelen kişi 50lerine doğru bir erkek, tam grantualet giyinmiş, uygun bir koku da sürmüş, surat sinekkaydı, el sıkışı muhteşem ve gülümseyince 32 ince tanesi..Neyse, görüştünüz ve adam tam kalkarken doğal olarak size kartını verdi: 0538 98. .. ..! Nerede imaj? Ne düşündünüz? Ben olsam “lan?” derdim ve o adama dair düşüncelerim 0532 24. .. .. gibi bir numarayla gelseydi olacak düşüncelerden dağlar kadar farklılaşırdı.

Devir imaj devri olmuş artık. Kontörlü hatlı kişi ve faturalı hatlı kişilerin imajları farklı. Hele 0532yse, “bu adam paralı, eski kurtlardan” tadında bir hava eşlik ediyor. Ama tut ki 0555 veya başka bir Turkcell dışıysa…O zaman da istenen ve verilen imaj bulanıyor.

İşte tam o zamanda da şu başlıyor, imaj satılıyor:
" İlan Başlığı 0532 li karizma hat

Açıklama=> 0532 201 81 81 <= Nolu Hattın Sahibi Olmak İsteyenler Yukarıdaki Numaradan Ulaşabilirler…Geç Kalmayın :)Fiyat 10.000 TL " oluyor..

Ve

İŞ ADAMLARINA ÖZEL! sloganıyla alıcı aranıyor.

Hayat

Daha yiyeceğim çok kazık var benim. :)

Seni seviyorum be hayat! Hiçbir zaman stabil ve monoton değilsin ;)

Yolgeçen